Hyper-Threading ve Intel'in yeni göz bebekleri i5 ve i7

Intel’in çok öncesini yalnızca duydum veya okudum. Ben, kendi bildiğim, gördüğüm ve tecrübe ettiğim dönemden başlayayım.

İlk Pentium'ları gördüm. Birinci seriden sonra Intel saymaya Pentium II, Pentium III, Pentium IV diye devam etti. Tam acaba bu sayı nereye kadar gidecek böyle derken biz Intel devam etmedi, en başa döndü.

Önce "Core" (çekirdek) dedi ve herkesi sonraları çok daha popüler olacak yeni bir ölçü birimine alıştırdı. Core Solo (tek çekirdek) geldi önce. Sonra Intel birbirinden farklı şekillerde bir ikilik, çiftlik vurgusu yapmaya başladı. "Core Duo, Dual Core, Core 2 Duo" diyerek herkese işlemci performansının önce ikiye, sonra daha da fazlasına katlanacağını ve bu gücün sistemlere sağlayacağı faydaları anlatmaya başladı ve anlattıklarını da teker teker gerçekleştirdi.

Beklentileri yükselten Intel, son olarak 7 Ocak 2010'da, Las Vegas'ta düzenlenen Uluslararası Tüketici Elektroniği Fuarında "Nehalem" mikro mimarisi üzerine kurulu olan Core i3, i5 ve i7 serilerini duyurdu. Şimdiye kadar üretilen işlemcilerden farklı olarak 32 nm teknolojisiyle üretilen modeller içeren bu seri, Intel'in başını çektiği mikro işlemci piyasasında çok büyük bir beğeniyle karşılandı.

Intel'in liderliğini sürdürmesi ve işlemcilerinden beklenen üstün performansı sunabilmesi konusunda sırtını dayadığı teknolojilerden biri de Pentium 4 serisinden itibaren başta yüksek performanslı olanlar olmak üzere işlemcilerine dahil ettiği Hyper-Threading teknolojisi oldu.


Peki nedir bu Hyper-Threading?

Türkçeye "aynı anda birden fazla iş parçacığını işleme" şeklinde çevrilebilecek Hyper-Threading, her bir fiziksel işlemcinin aynı anda bir yerine iki iş parçacığını işleyerek işlemci kaynaklarının daha verimli bir şekilde kullanılmasını ve bu teknolojiyi kullanan yazılımlarda daha yüksek performans elde edilmesini sağlayan bir teknoloji. Intel Hyper-Threading teknolojisine sahip işlemci ve yonga setinin yanı sıra bu teknolojiyi destekleyen bir işletim sistemi ve BIOS ile yüksek işlemci gücü gerektiren uygulamalar sistem yanıt hızını düşürmeden aynı anda çalıştırılabilir.
Tek fiziksel çekirdeğe sahip bir işlemcinin tek seferde işleyebildiği giriş sayısı X iken, aynı sayıda çekirdeğe ve ek olarak Hyper-Threading teknolojisine sahip bir işlemcinin işleyebildiği giriş sayısı 2X olarak düşünülebilir. Sistem performansı birçok etmene bağlı olsa ve bu nedenle her zaman iki katı performansı sağlayamasa da uyumlu sistemler ve yazılımlarla gözle görülür farklar elde edilebilir.

Gelin bu teknolojiyi günlük hayattan bir örnek üzerinde inceleyerek daha basite indirgeyelim. Akşam eve dönerken büyük süpermarketlerden birine girdiğinizi düşünün. Reyonlarda dolaşarak istediğiniz ürünleri (iş parçacıklarını) aldınız ve kasaya yöneldiniz. Yürüyen bant (veri yolu) üzerine yerleştirdiğiniz ürünleri kasiyer (çekirdek), her seferde tek bir ürün olacak şekilde okutmaya ve poşetlenmek üzere diğer tarafa iletmeye başladı. Peki, orada bir yerine iki barkod okuyucu olsaydı da kasiyer hanım kızımız 20 cm mesafeden diğer eline ürün ilettiği veya saçını kulağının arkasına attığı ya da parmaklarını sırasıyla kasaya vurarak melodik bir ses çıkardığı o diğer elini de aktif olarak kullansaydı ve aynı anda iki ürün birden okutsaydı, yani işleseydi? Bu sayede orada işimiz çok daha çabuk biterdi değil mi? İşte Hyper-Threading teknolojisinin yaptığı tam da bu. Bir de kasiyer, yani çekirdek sayısını artırdığınızı düşünün. İkişerden aynı anda dört parça ürün (iş parçacığı) işleyen iki kasiyer (çekirdek) sanıyorum kasa kuyruklarını çözmek için yeterli olurdu.

Intel’in yeni Core ailesinin i5 ve i7 serisi, kasa kuyruklarına olmasa da işlenmeyi bekleyen iş parçacıklarının oluştuğu kuyruğa kesin çare bulmaya kararlı görünüyor. Şimdi bu işlemcilere biraz daha yakından bakalım.


5 dakikada i5

Son “i” serisi işlemcilerin tam da ortasında yer alan i5, sahip olduğu özellikler ve 6 farklı masaüstü, 6 farklı dizüstü (3 ultra düşük voltajlı, 3 standart voltajlı) olmak üzere toplamda 12 model seçeneğiyle beklentileri rahatlıkla karşılayacak bir seri. Hem i5 hem de i7 serisinde bulunan Intel Turbo Boost teknolojisi, çekirdekleri çok çalışmaları gerektiği zaman kırbaçlayıp sistem performansını en yukarda tutarken iş trafiği yoğun olmadığında ninni söyleyip uyutarak ve böylece enerji tüketimini düşürerek bilgisayarınızın tam da istediğiniz şekilde çalışmasını sağlıyor. 4 çekirdekli iki model haricinde sunduğu Hyper-Threading teknolojisi de her çekirdeğin aynı anda iki iş parçacığını işlemesini ve bu sayede birden fazla uygulamayla çalışırken bilgisayarınızın yanıt süresinin uzamamasını sağlıyor.

i5 serisinin yine 4 çekirdekli modelleri haricinde sahip olduğu diğer bir özellik de Intel HD Graphics özelliği. 32 nm mimarisinin kazandırdığı yer sayesinde doğrudan işlemci içine yerleştirilen grafik işlemci, tek başına yalnızca HD kalitesinde görüntü sunmakla kalmayıp ev sineması için Dolby TrueHD ve DTS Premium Suite kalitesinde ses de sunuyor.

Intel’in Smart Cache özelliği de hem i5 hem de i7 ailesinin işlemci önbelleğini çekirdekler arasında yoğunluğa göre paylaştırarak işlemcinin ihtiyacı olan verileri önbellekte depolamasını ve daha sonra bunlara çok daha hızlı ulaşmasını sağlıyor.


Gelelim i7’ye

"i” serisinin en güçlü işlemcilerini sunan i7 ailesi, standart ve “extreme edition” olmak üzere iki farklı kategoriye ayrılmış. 7 dizüstü, (4 ultra düşük voltajlı, 3 standart voltajlı) 7 de masaüstü işlemci modeli sunan standart sürümün dizüstü modellerinde çift çekirdekli işlemciler yeni 32 nm mimariyle üretilirken kalan dizüstü modelleri ve masaüstü modellerinin hepsi 4 çekirdeğe, 8 iş parçacığına ve 45 nm mimarisine sahip.

Adından da anlaşılacağı üzere multimedya düzenleme, dijital içerik oluşturma, oyun oynama ve çok yüksek işlemci gücü gerektiren diğer işlemleri gerçekleştirme amaçlarına hizmet eden "extreme edition" serisinde 1 dizüstü, 3 de masaüstü model yer alıyor. Bu modeller arasında özellikle öne çıkan 6 çekirdek, 12 iş parçacığı, 3,30 GHz hız (Turbo Boost ile 3,60 GHz’e kadar çıkabiliyor) ve 12 MB önbelleği 32 nm mimaride sunan i7-980X masaüstü modeli.


i5 mi i7 mi?

Intel’in performans artıran Turbo Boost, Hyper-Threading ve Smart Cache teknolojilerini en iyi şekilde kullanarak son kullanıcılara istediklerinden hep daha fazlasını sunan i5 ve i7 aileleri, dizüstü bilgisayarlarda hem daha ince tasarımlara hem de daha uzun pil ömrüne imkan verirken masaüstü bilgisayarlarda da sağlamlık, güvenilirlik ve üstün performans sunmak için elinden geleni yapıyor.

Ayrıntılarını önümüzdeki günlerde yine bu sayfalarda okuyacağınız vPro çözümüne sahip modelleri de bulunan bu iki seri, sistem yönetimi konusunda da performans konusunda olduğu kadar esnek seçenekler sunarak önümüzdeki döneme damgasını vuracağı konusunda sağlam ipuçları veriyor.

Şimdi hep birlikte arkamıza yaslanıp i5 ve i7 hükümdarlığında geçecek bu dönemin, işlemci dünyasını nasıl şekillendireceğini görelim.


Mehmet Lütfi Pişirici

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder